Avantaj; herhangi bir durumda öne geçme, fırsatı elinde tutma, imkânlı olma hâlidir. Bir örnekle pekiştirirsek:
"İyi üniversiteye gidenler daha avantajlıdırlar." Cümlede iyi üniversiteye giden kişinin imkânlarının daha iyi olmasını avantaj sözcüğü ile pekiştirdik. Başkaca bir örnek verelim:
"Barcelona yüksek puanıyla ligin son haftalarına avantajlı giriyor." Burada Barcelona'nın, ligin bitmesine az kala puanının yüksek olduğu, bundan dolayı rahat oldukları ve avantajlı oldukları ifade ediliyor. Avantaj ile ilgili kafanıza takılanları yorum bölümüne bırakabilirsiniz.
"İyi üniversiteye gidenler daha avantajlıdırlar." Cümlede iyi üniversiteye giden kişinin imkânlarının daha iyi olmasını avantaj sözcüğü ile pekiştirdik. Başkaca bir örnek verelim:
"Barcelona yüksek puanıyla ligin son haftalarına avantajlı giriyor." Burada Barcelona'nın, ligin bitmesine az kala puanının yüksek olduğu, bundan dolayı rahat oldukları ve avantajlı oldukları ifade ediliyor. Avantaj ile ilgili kafanıza takılanları yorum bölümüne bırakabilirsiniz.
Dezavantaj, avantajın tam tersi yani avantajlı olmama durumudur. Daha imkânsız durumda olan kişiye dezavantajlı denir. Dezavantaj ile ilgili bazı cümleler:
"Okula geç başladım, bu benim için bir dezavantaj."
"Maddi açıdan dezavantajlı durumdayız."
"Dezavantajların seni daha da hırslandırmalı."
"Ailem sanata olan ilgimi hiç anlamadı ve desteklemedi, oysa bazı aileler çocuğu sanat ile uğraşsın diye neler yapıyorlar, bu konuda kendimi hep dezavantajlı hissedeceğim."
cok güzel anlatmışşınız
YanıtlaSil